Antalya’da tarihi Kaleiçi’nin ana giriş kapısındaki saat kulesinde devam eden onarımda, kulenin zirvesine 19’uncu yüzyıl başlarında takılan özgün saatin çalındığı, yerine plastik saat takıldığı ortaya çıkmıştı. Yapılan araştırmada, özgün modüllerden yalnızca çan bulunabildi.
Antalya’nın en değerli sembollerinden saat kulesi, 1901 yılında Alman imparatoru Kaiser Wilhelm’in 2’nci Abdülhamid’in tahta çıkışının 25’inci yılı gururuna armağan ettiği 25 saatten biri için Bizans sur burçları üzerine inşa edildi. Saat sonrasındaki yıllarda birçok sefer arızalandı, tamir gördü. En son şubat ayında başlatılan onarımda, özgün saatin çalındığı, yerine plastik saat takıldığı ortaya çıktı.
SON ŞAHİT RECEP GÜRGEN
Antalya Valiliği öncülüğünde gerçekleştirilen onarımda, yepyeni saatin kayıp kesimlerinin araştırması sürerken, öbür taraftan da Türkiye’deki tarihi saatlerin tamiri konusundaki seçkin ustalardan biri olan Recep Gürgen’in 1985 yılında saati tamire geldiğinde orjinal düzenekleri gören son şahit olduğu belirlendi.
ORİJİNALİNE UYGUN TEKRAR YAPILACAK
İzmit, Galataport üzere birçok tarihi saatin tamiri ve onarımını gerçekleştiren Gürgen, Antalya’ya giderek, Antalya Valiliği Kültür Varlıkları Ünite Müdürü Cemil Karabayram ile Vali Ersin Yazıcı’yla görüştü ve akabinde saat kulesinde incelemede bulundu.
Yapılan toplantıda, Gürgen başkanlığında oluşturulan uzman grup tarafından saatin, kulenin onarım sürecinde özgününe uygun formda tekrar imali kararlaştırıldı.
“ORİJİNAL MAKİNESİ 1985’TE KULEDEYDİ”
1985 yılında saatin tamirini yaptığını açıklayan Recep Gürgen, şunları söyledi:
“Geldiğimde saat tekrar özgününden ayrılmış haldeydi. Tekrar mekanik makinesi çalışmıyordu, saat kulesinin içindeydi. O makinenin tamirini, çalar hale getirilmesini istedim lakin o zamanki idare bunu kabul etmedi. Ben daha evvel değiştirilmiş olan saatlerin makinelerini çalışmaz haldeyken onarımını yapıp çalışır hale getirdim. Bugün yapılması gereken o vakit yapılsaydı tahminen bugüne gelinmezdi. Lakin bugün maalesef duydum ki saatin makinesi içerisinde yok. Bunun devasına bakacağız artık.”
“SADECE SAATİN SES VEREN KAMPANASI VAR”
“Şu anda lakin eksiklerini görüyoruz. Eksik değimiz şey de her şey eksik. Bir tek saatin ses veren kampanası (çan) ile sesi meydana getiren cazip mevcut. Öbür rastgele bir şey yok. Artık orjinal haline getirmek için bütün bu mekanik aksamın meydana gelmesi lazım. Yani hiç olmaması, birebiri yapılamaz manasına gelmez. Zira saat icat edileli 400- 500 sene oldu. O bakımdan rastgele bir eksiğimiz yok. Bunun nasıl yapılacağı, benim danışmanlığımla meydana getirilecektir.
“Bunu eski haline getireceğiz ve yalnızca saatin sistemi değil, daha evvel üzerinde hiç olmaması gereken bir çember ve imaj kirliliği var. Onu da eski yepyeni haline getireceğiz. Orada görülen, sonradan resmen gri bir diğer renk, bir metal modüle gerek yok. Bunun özgünü o denli değildi ve biz yepyeni haline getireceğiz. Bu bakımdan rastgele bir eksiklik yok, bunların hepsini yapabileceğiz.”
“YENİDEN BU MEYDANIN SESİ VE MANZARASI OLACAK”
Saatin orjinal haline döndürülmesiyle ilgili sürecin kulenin onarımıyla gerçekleşeceğini söz eden Gürgen, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Bu tıp yerlerde bir irade gerekiyor, zira bunun sahibi birkaç kurum. Lakin temel sorumluluk valinin buna eğilmiş olması ve her şey için kendi iradesini ortaya koyarak bunu eski haline getirmeye çalışması çok kıymetli. Hasebiyle vali beyefendiye teşekkür etmek lazım. Zira çok kıymetli bir karar veriyor. Herkes en kolayına bakıyor lakin bu sıkıntı bir iş, ancak başarılacak ve tekrar bu meydanın sesi ve imajı olacak.” (DHA)
