Panik Bozukluk; anksiyete bozuklukları kategorisinde yer alan bir belirti kümesidir. Panik atak ise; apansız sebepsiz yere başlayan, bireye nazaran 5 ile 30 dk ortasında sürebilen, fizikî semptomların görüldüğü (çarpıntı, titreme, terleme, mide bulantısı, baş dönmesi, uyuşma, karıncalanma, üşüme, ateş basması, depersonalizasyon, sersemlik, göğüste baskı ve ağrı, soluğun kesilmesi, karın ağrısı vs) bir alarm durumudur. Panik atak hali çok korkutucudur, kişi o anda öleceğini ya da kalp krizi geçireceğini düşünüp daha da gerilime girer. Hatta hastanelerin acil servislerindeki muayeneler bile kişiyi ikna etmez. Kişi kalbinde “gerçekten” bir şeylerin aksi gittiğine inanmaktadır. Bu çarpık fikirlerin kaynağı büsbütün “panik bozukluk”tan kaynaklanmaktadır.
Bu belirtiler nedensiz yere de ortaya çıktığı için şahıslar doğal olarak bunu kalp krizi, teneffüs rahatsızlığı, şizofreni üzere sorunlara yormaktadirlar.
Psikiyatrik ilaçlar ile fizikî semptomlar sönse de, tedavi sona erdiğinde relaps (tekrar geri dönme) sıklıkla görülmekte ve bireyler ümitsizliğe kapılmaktadır.
Etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) sistemi ile kalıcı olarak ataklara son vermek mümkündür.
BDT sistemi büsbütün olumsuz ve gerçek dışı niyetleri, rasyonel yani gerçekçi ve mantıklı kanılar ile yer değiştirme prensibine dayanan bir yoldur. Bu sistemde niyetler değişirken bir yandan da kişinin kendini yapmaktan alıkoyduğu aksiyonlar (kapalı ve kalabalık yerlere girme, otomobil kullanma, konutta tek kalma, asansör kullanma vs) etaplı olarak bireye ortak bir biçimde hayata konulur. Böylece ataklar gelse bile kişi baş etmeyi öğrenmiştir.
Daha önemli olaylarda ilaç tedavisi + psikoterapi de uygulanabilir.
Artık tek yapmanız gereken; biraz umut ve istek. Biraz uğraş ile siz de ataklardan kalıcı olarak kurtulabilirsiniz.
